Doğanın çağrısı Kıyıköy

İnsan beklentisi kadar mutludur. Formül: Sıfır beklenti, sonsuz mutluluk.” – Robin Sharma

Dün Kıyıköy’de yaptığım paylaşımdan sonra ‘sahi Kıyıköy nasıl bir yer? Tavsiye edermisin ? ‘ şeklindeki sorulara cevaben aşağıdaki yazı ancak vakit bulunarak yazılmıştır.

img_4194

12 kişi +1 köpek Kıyıköy’e gittiğinde neler olur ? Bu soru, dört fil bir arabaya nasıl sığar sorusuna benziyor ama daha zor. Cevabını maceranın en başından bir örnekle açıklasam  derim ki; Saray ilçesinden başlayarak Kıyıköy’e kadar  yol boyunca sürekli Manda yoğurdu tabelaları okunarak ağızlar sulanır, sonra  mandaların yazın saatlerce çamurda nasıl yattıkları gözleri faltaşı açılmış şekilde görülünce ‘manda yoğurdu mu ıyyyyk ‘ şeklinde ağızlar büzülür.  Durum başlangıçta bu kadar vahimdi. Anında İstanbula dönmek isteyenle, acaba buralardan bir arsa alıp yerleşsek mi diyen aynı minibüsdeydi, grubun homojenliğini siz düşünün 🙂 Doğanın el değmemiş hali belki de bu çağ insanına göre değil. Kıyıköy ‘İstanbula yakın böyle bir yer kaldı mı ‘ dedirtecek kadar vahşi bir doğaya sahip. Neden vahşi dediğimi yazının sonunda daha iyi anlayacaksınız !

Okumaya devam et